Dünya

Hamburg’da Kürdistan ve Ortadoğu söyleşisi

Hamburg: ATİF-Hamburg, dernek lokalinde gazeteci-yazar Ragıp Zarakolu ve ATİK temsilcisi Mahmut Özkan‘ın katıldığı bir söyleşiyle Ortadoğu, Kürdistan ve Türkiye’deki güncel süreci değerlendirdi.

Farklı görüşlerin dile getirildiği söyleşide ilk sözü Ragıp Zarakolu aldı.

Zarakolu özellikle emperyalistlerin, Ortadoğu’ya yönelik ilgilerinin tarihsel köklerine değinirken, özellikle de İslami hareketlerle olan ilgisini ve İslam’ın kullanılmasının nedenlerine konuşmasında geniş yer verdi.  Osmanlı’nın özellikle Müslüman olmayan halklara uyguladığı katliam ve soykırımların da altını çizen Zarakolu, “Tarih boyunca reform söylemleriyle birlikte hep katliamlar gündeme gelmiştir” diyerek, bugün hala reformlardan bahsediliyor olması dikkat edilmesi gereken bir süreç olduğunu vurguladı.

Bugünkü Türk Devleti’nin bir korku cumhuriyeti olduğunu söyleyen Zarakolu, baskıların 12 Eylül sürecini aştığını belirtti.

Rojava’ya da konuşmasında yer veren Zarakolu; Rojava Devrimi’nin çok önemli olduğunu, kantonların bölgenin en ileri örgütlenmeleri olduğuna konuşmasında yer verdi.

Ragıp Zarakolu’ndan sonra söyleşiye ATİK adına katılan Mahmut Özkan ise, Sovyet bloğunun çöküşü ve dünyanın tek kutuplu olduğuna değinirken, bunun dünya halkları için ne anlam ifade ettiğini belirtti. Bunun ezilen uluslar ve ulusal kurtuluş mücadelesi veren hareketler açısından bir açmaz yarattığını söyledi. Ortadoğu ve Kürdistan’daki gelişmelere de değinen Özkan, Türkiye’nin IŞİD’i desteklemesinin asıl nedeninin Kürt meselesi olduğunu belirtti. Rojava gibi “burnunun dibi” diyebileceğimiz bir alanda hükümetin Kürt oluşumunun gerçekleşmesine tahammül edemediğini dile getiren Özkan, “Bugün Kürtler adlarından bahsettirebiliyorlarsa bu sahip oldukları askeri güç sayesindedir.” dedi. Kürt özgürlük hareketinin, emperyalistlerle girdiği bazı ilişkilere rağmen hala bölgede Türk devlet’inin ve emperyalistlerin planlarını bozacak önemli bir güç olduğunu söyledi. Sürecin çok ağır ve sorunlu olduğunu belirten Özkan şovenizme düşmeden Kürt hareketinin eleştirilmesi gerektiğini ama birincil olan imkânlar ölçüsünde destek sunulması olduğunu vurguladı.

Dinleyicilerin de soru ve görüşlerle renk kattığı söyleşi dayanışma çağrılarıyla sonlandırıldı.

 

Daha fazla göster

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu