Güncel

Akademisyenlere “örgüt propagandası” ceza yağdı!

10 Ocak 2016 Barış için Akademisyenler bildirisinde imzası bulunan akademisyenlere yönelik sürdürülen “cadı avı” devam ediyor.

H. Merkezi: OHAL kapsamında çıkarılan KHK’larla gerçekleştirilen ihraçların bir ayağı da akademisyenler hakkında “örgüt propagandası” iddiasıyla açılan davalarla sürüyor.

“Bu suça ortak olmayacağız” şiarıyla imzaladıkları bildiri nedeniyle haklarında davalar açılan Barış Akademisyenleri’nin geçtiğimiz hafta görülen davasında İstanbul 33. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından Akademisyenlerin bir bölümüne 1 yıl 10 ay, diğer bölümüne 2 yıl 3 ay hapis cezası verildi.

Mahkeme, 13 barış akademisyenine 1 yıl 10 ay 15′ gün hapis cezası; 14 barış akademisyenine ise ‘pişmanlık göstermedikleri’ gerekçesiyle 2 yıl 3 ay hapis cezası verilmesine hükmetti.

Bugün 29. Ağır Ceza Mahkemesi’nde 8 Akademisyenin yargılandığı birleştirilmiş dava öncesi Barış Akademisyenleri ve üniversite öğrencileri Çağlayan Adliyesi önünde basın açıklaması gerçekleştirdi.

Gerçekleştirilen basın açıklamasında, Barış için Akademisyenler adına yapılan konuşma geçtiğimiz sene yaşamını yitiren akademisyen Eren Deniz Tol ve Mehmet Fatih Tıraş’ı anarak başladı.

649 Barış imzacısının yargılanması ve gerçekleşecek davada 11 kişinin yargılanmasının hukuksuzluğuna dikkat çeken konuşma 136 kişi hakkında verilen cezaları protesto ederken Barış talebini yineleyeceklerini ifade etti.

Üniversite Öğrencileri tarafından yapılan konuşma “Karanlık dönemlerde sesimizi bastırmak isteyenler, sözümüz bitti sanılmasın yeni başlıyoruz anlatmaya meramımızı.  3 yıl önce onurlu akademisyenler savaş politikalarına “Bu suça ortak olmayacağız” diyerek karşı durduklarını beyan ettiler.

Siyasal iktidarın buna tepkisi savaş cephesini akademisyenleri kapsayacak şekilde geliştirmek oldu.” diyerek başladı

“3 yıl öncesinden başlayarak onların sözünü daha çok örgütleyebilseydik yoksulluğun çoğu insanın normali haline geldiği bugün siyasal iktidar çıkıp merminin fiyatını soramayabilirdi…” ,“ siyasal iktidarın politikalarıyla gittikçe vasatlaşan eğitim sistemini farklı konuşabilirdik…” dendi.

“Şimdiki atmosfer her zamankinden karanlık gözüküyor olabilir! Ancak sözümüz buralarda da bitmiyor!..”, “Bu yargılamalar hocalarımızın suçlu olduğunu değil karanlık zamanlarda hakikati savunan onurlu insanlar olduğunu gösterir. Savaş için değil Barış için akademisyenler olduğunu gösterir!..”, “Bu topraklarda barış ve adaleti getirinceye kadar sözümüz bitmeyecek” denilerek konuşma bitirildi.

Akademisyenler ve öğrenciler basın açıklamasının ardından yargılamanın yapıldığı 29. Ağır Ceza Mahkemesine geçti.

İstanbul Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi öğrencileri açtıkları pankart ile hocalarına destek verdi.

 

 

 

 

Daha fazla göster

İlgili Makaleler

Diğer içerik
Kapalı
Başa dön tuşu