GüncelManşet

Paylan: Hayalim siyasetimle anılmak, 100 yıl önceki gibi

İstanbul: HDP İstanbul Milletvekili Adayı Garo Paylan, HDP ile birlikte sürdürdüğü eşitlik mücadelesi ile siyasetteki hayalini anlattı. Paylan, “Bir Ermeni olarak işaret edilmek ama iyi bir siyasetçi olarak işaret edilmek. Tıpkı 100 yıl önce olduğu gibi.”

Halkların Demokratik Partisi, 7 Haziran 2015 Genel Seçimlerine halkların, inançların, kadınların ve gençlerin temsilcilerinden milletvekili aday listesi ile hazırlanıyor. 7 Nisan’da açıklanan milletvekili adayları Trakya, Anadolu ve Mezopotamya’nın halklar mozaiğini yansıttı.

İstanbul 3. bölge 2. sıradan HDP adayı olan Garo (Garabet) Paylan da dikkat çeken isimlerden biri oldu. Ermeni aday Paylan, Halkların Demokratik Kongresi (HDK) ile Halkların Demokratik Partisi (HDP) çalışmalarında aktif olarak yer alan isimler arasında. HDP Merkez Yürütme Kurulu üyeliği görevinde de bulunan Paylan, soykırım politikaları sonrasında bu topraklarda sayıları 60 bine kadar düşürülmüş Ermenilerin eşitlik, özgürlük talebini dile getiren isimlerinden bir siyasetçi.

İnkar siyasetinin devam ettiği bir dönemde Ermenilerin taleplerini HDP içinde yürüttüğü mücadeleyle dile getiren Paylan ile adaylığı, soykırımla yüzleşmenin halklaşması, HDP’ye yönelik “sadece kimlik mücadelesi veriliyor” eleştirileri üzerine konuştuk.

“Partimiz halklar listesiyle feyz oluyor”
Paylan, HDP’nin birçok ulustan ve halktan isimlere listesinde yer vermesini doğal olduğunu söyledi, “Partimizin ismi Halkların Demokratik Partisi. Bütün halkları temsil eden bir parti olarak doğal olan bu” diye konuştu.


HDP’nin oluşturduğu listeyle diğer partilere de örnek olduğuna dikkat çeken Paylan, “Bu iyi bir şey. Yok sayılanların temsili, siyasette iyileşme göstergesi” dedi, “ama” diyerek devam etti: “Esas olan şey temsil değil zihniyettir. Partimizin ortaya koyduğu ilkeler, sadece temsille sınırlı değil. Önemli olan bütün halkların hem temsiliyetleri hem düşünceleriyle bir arada olmasıdır. Ben bir Ermeniyim diye aday gösterilmedim. Ben hem geçmişimizle yüzleşmeyi, hem de ortak eşit geleceği kurma ideali olan bir Ermeni olduğum için seçildim. Hepimizin inandığı şey, eşitlik temelinde bir gelecek kuralım, bir daha birbirimize kıymayalım düşüncesidir. Hem geçmişle yüzleşelim, hem de ortak bir gelecek kuralım idealinde olan insanlar olarak bir araya geldik. Bu düşüncede olan bir Ermeni olarak aday listesinde yer aldım.”

“Hayalim siyasetimle anılmak, 100 yıl önceki gibi”
Ermeni kimliğiyle öne çıkmasının normalleşme süreci bakımından bir anlamı olduğuna dikkat çeken Paylan hayalini ise şu sözlerle dile getirdi: “Hayalim de bir Ermeni olarak algılanmamak, eşitlik ideali taşıyan bir insan olarak algılanmak. Tıpkı 100 yıl önce olduğu gibi.”


Paylan, hayalinin gerçekleşmesi için bir geçiş sürecine ihtiyaç olduğunu, bu sürecin HDP’nin parlamentoya girmesiyle önemli yol katedeceğini vurguladı. Paylan şöyle konuştu: “Güçlü bir şekilde parlamentoya girersek, diğer partilere ve tabii ki Türkiye halkını, toplumunu etkilememizle birlikte kimliklerin eski doğal nehir yataklarına dönmesi sürecine girecek. Çünkü onların doğal yataklarından çıkardılar. Yok ettiler, yok saydılar, ötekileştirdiler ve bütün kimlikler hastalandı. Kimi milliyetçileştirildi, kimi yok edildi. Tekrar normalleşme sürecine ihtiyacımız var. İyileşme süreci olacak, 100 yıllık bir karanlıktan sonra. Bütün kimliklerin kendi doğal mecrasında, kendilerini koruyabilecekleri, dillerini geliştirebilecekleri süreçleri tekrar yaşayacağız.”

HDP’ye yönelik “sadece kimlik siyaseti yapıyorlar” eleştirilerine de yanıt veren Paylan, sol iddiasında olan herhangi bir partinin, kimlik derdi olan insanların kimlikleriyle ilgilenmiyorsa sol parti olarak değerlendirilemeyeceğini söyledi. Paylan, bu yaklaşımın Kemalizmin etkisinde kalan siyasi partilerde görüldüğüne dikkat çekti, “Enternasyonalist bütün kimliklerle, dillerle barışık, herhangi bir önyargı olmadan yürüyen bir sol anlayış oluşturulamadı” dedi.

“HDP’de yeni bir tecrübe yaşıyoruz”
HDK ve HDP’de yöneticilik görevlerinde bulunan Paylan, dört yıllık çalışmasının kendilerine de çok şey öğrettiğini anlattı. Paylan, “Son 4 yıldır, yalnızca bir kimliğin mücadelesinden çıkıp, bütün kimliklerin eşitliği temelinde bir hayatı ve yeni yaşamı kurma idealindeki insanlar bir araya geldi. HDP’de yeni bir tecrübeyi yaşıyoruz. Bu partiye giren bir Kürt aynı değil, bir Ermeni olarak girdiğim noktada değilim. Benim de, bir Kürdün de, bir Türkün de bir Çerkesin de önyargıları vardı. Normalleşiyoruz, iyileşiyoruz. Bütün hassasiyetimizi öğreniyoruz, hepimiz birbirimizden etkileniyoruz. Birbirimizi etkiliyoruz. Hiçbirimiz 4 yıl önceki noktada değiliz” diye konuştu.


“Ölüm zihniyeti iktidarda kimse güvende değil”
Seçimlerde güçlü bir çıkış yapmalarının parti içinde oluşturdukları ortamı, eşitlik zihniyetini topluma da yaymak istediklerini söyleyen Paylan, “Artık insanlar birbirini öldürmek istemiyor. Ama ölüm zihniyeti hala iktidarda duruyor. O zihniyeti iktidardan devirmediğimiz sürece hiçbirimiz güvende değiliz. Bunu biliyoruz. Bir mütedeyyin de güvende değil, bir Ermeni de güvende değil, bir Kürt de güvende değil. 7 Haziran’dan itibaren güçlü bir şekilde çıktıktan sonra, bir sonraki seçimlerde iktidara yürüyüşümüzü yapacağız, hem güçlü bir muhalefet bloğu oluşturup bu mücadeleyi, o ölüm zihniyetin hiçbirimize kastedemeyeceği noktaya getirene kadar sürdüreceğiz.”

Daha fazla göster

İlgili Makaleler

Diğer içerik
Kapalı
Başa dön tuşu