İzmir: 24 Aralık 1997’de Ege Üniversitesi’nde katledilen Ali Serkan Eroğlu için gençlik örgütleri basın toplantısı düzenledi.
24 Aralık 1997’de Ege Üniversitesi tuvaletinde polislerce asılarak katledilen Ali Serkan Eroğlu için gençlik örgütleri basın toplantısı düzenleyerek zamanaşımına uğrama ile karşı karşıya olan davanın takipçisi olacaklarını açıkladılar.
Devrimci Gençlik Birliği, Genç-Sen, Yeni Demokrat Gençlik, Öğrenci Kolektifleri ve Kaldıraç’ın örgütlediği basın toplantısına İHD, TİHV ve ÇHD’de destekçi oldular.
İHD İzmir Şubesi’nde düzenlenen basın toplantısında duvara “Ali Serkan Eroğlu’nun davası zaman aşımına uğramasın!” yazılı ozalit asıldı.
“Basit bir intihar” denilerek üstü örtülmeye çalışıldı
Basın açıklamasını okuyan Deniz Su Bingöl, Ali Serkan Eroğlu’nun katledilmeden 1 ay önce polisler tarafından kaçırılarak 8 saat boyunca işkence eşliğinde ajanlık dayatıldığını, bununla ilgili suç duyurusu yapılmasına rağmen dikkate alınmadığını ve sonrasında da İzmir siyasi şube polislerince asılarak katledildiğini ifade etti.
Bakanlığın “basit bir intihar” demesi, Cumhuriyet savsının da dosyayı direk valiliğe bağlayarak cinayetin üstünün kapatılmaya çalışıldığını dile getiren Bingöl, başta Ege Üniversitesi olmak üzere Türkiye’nin farklı illerinde öğrencilerin üniversitelerde Ali Serkan Eroğlu için yaptıkları eylemlerin kamuoyu oluşturarak otopsi sonuçlarının paylaşılmasını sağladığını vurguladı.
“Bu davanın takipçisiyiz”
Yayınlanan otopsi raporunda Ali Serkan’ın kanında bayıltıcı olarak kullanılan 8 mg kloroform ve etanol bulunduğunu ifade eden Bingöl, böylece İçişleri Bakanlığı, Cumhuriyet Savcılığı ve Valiliğinin yalanlarının ortaya çıktığını belirtti.
Her faili meçhulden devletin sorumlu olduğunu vurgulayan Bingöl, “Ali Serkan Eroğlu’nun öldürülüşünün üstünden 20 yıl geçmek üzere. 20. yılında dosyası zaman aşımıyla kapatılan daha önceki faili meçhuller gibi olmasın diye bizler imzacı kurumlar olarak bu davanın takipçisiyiz” dedi.
Açıklamanın ardından basın toplantısı sonlandırıldı.
