H. Merkezi: İzmir’de Hugo Boss Fabrikası’nda incelemede bulunan Adil Çalışma Örgütü’nün (FLA), hazırladığı raporda fabrikada sendikal hakların çiğnendiğini ortaya çıktı. Fabrikanın denetim sisteminin güvenilir olmadığının ve işten çıkarmaların sendikal örgütlenmeden kaynaklı olduğunun ifade edildiği raporda ayrıca yönetimin değişmesine rağmen sendikaya yaklaşımın değişmediği de vurgulandı.
Adil Çalışma Örgütü (FLA), Hugo Boss’un İzmir Fabrikasında, TEKSİF Sendikası’nın girişimleri sonucunda denetim yaptı. Yapılan denetimler sonucunda hazırlanan rapor 2011 yılı sonunda başlayan işten çıkarmalardan günümüze kadar olan süreci kapsıyor. “Performans gerekçesiyle” yapılan işten çıkarmaların gerçeği yansıtmadığının belirtildiği raporda işten çıkarmaların örgütlenme girişimlerinin bir sonucu olduğu ifade ediliyor.
İşçiler verilen emirlere nasıl itaatsizlik eder(!)
Raporda, işten çıkarmalar sonucunda Hugo Boss’a, örgütlenme özgürlüğü haklarının ihlali, haksız yere işten çıkartma ve ücret veya ücret unsurlarının ödenmemesi gibi gerekçelerle 163 dava açıldığının ve biten davaların yüzde 76’sının işçiler lehine sonuçlandığının bilgisi verildi. Raporun devamında ise; “İşten çıkarılma sebepleri olarak Hugo Boss tarafından özlük dosyalarına yazılan sebepler tipik sebepler olan “kalite konuları”, “verilen emirlere itaatsizlik”, “verilmiş görevlere özensizlik” olduğu vurgulanarak, “Fakat özlük dosyaları incelendiğinde bu işçilerin işten çıkarılmadan öncesine kadar ortalama 5 yıldan fazladır işyerinde çalışan tecrübeli kişiler olduğu ve işten çıkartılmadan önce üzerlerine isnat edilen kusurlarla ilgili kendilerine herhangi bir yazılı bir uyarı/ihtar verildiğine dair herhangi bir kayıt bulunamamıştır” denildi.
Devamında ise, fabrikanın “denetim ekibi DCT sisteminin” dışarıdan gelebilecek herhangi bir müdahaleye karşı hiç bir koruması olmadığını ve tahrifata açık olduğunu bildirdi. n da dile getirildiği raporda şu ifadelere verildi:
FLA raporunda yaşananlara gerekçe olarak, fabrika yönetiminin bütün girişimlere rağmen sendika ile görüşmeyi reddetmesi, yöneticilerin ve amirlerin işçilerin sendikada örgütlenmemeleri konusunda uyarmaları, fabrikanın işten çıkış kararlarının hükme bağlandığı yedi kişiden oluşan Disiplin Kurulu’nda yalnızca bir adet işçi temsilcisi bulunması gibi bir dizi hak gasplarını sıraladı.
