Kadın ve Aileden Sorumlu Devlet Bakanlığı hatırlanacağı üzere bundan 3 yıl önce dönemin başbakanı bugünün cumhurbaşkanı T. Erdoğan, “Biz muhafazakar demokrat bir partiyiz, bizim için aile önemli” denilerek kaldırılmış; yerine Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı getirilmişti.
Kadın kimliğini yok etmeye çalışan, kadını en az 3 çocuk yapması gereken “kuluçka makinesi” olarak gören bu anlayışın yeni bir ürünü de bugün sosyal medya üzerinden yaydığı görsel ile ortaya çıktı.
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığının yeni “derdi” insanları bir an önce evlendirip fazla tüketimi sözde minimuma indirmek!
Çocuk sayısından kürtaja, yalnız yaşayıp yaşamamaya kadar insanların yaşamlarına bu denli müdahil olan bakanlığın amacı elbette ki erkek egemen sistemin sürekliliğini sağlamak; “kutsal aile” nin devamlılığını garantiye almak! Bir süre önce gündemde olan stüdyo dairelerin yapılmamasına dair tartışmalar, okurken evlenenlere burs bağlamak gibi çeşitli yöntemler gözeten devlet, bu çalışması ile de “mutlu yuva”ların temelini oluşturmaya çalışıyor.
Her gün kadınların katledildiği, kadına şiddetin her halinin meşru görüldüğü, üzerine magazinsel şekilde medya tarafından kadına şiddet ve cinayet olaylarının sunulduğu ve normalleştirildiği ortadayken bu çalışma-tartışmaların yine kadının yerini(!) hatırlatmaya yönelik olduğu açık.
Kadının dört duvar arasına hapsedilmişliğini garantilemek için yürütülen bu tartışma ve çalışmalara kadınların cevabı biliyoruz ki “Örmeye çalıştığınız duvarları başınıza yıkacağız!” olacaktır.
İstanbul’dan bir YDK’lı
