DAİŞ’e karşı 6-8 Ekim 2014’de gerçekleştirilen eylemlerde Yasin Börü’nün de aralarında bulunduğu 4 kişiyi öldürme iddiasıyla 14 yaşında tutuklanan Mazlum İçli’nin yargılandığı Ankara 2’nci Ağır Ceza Mahkemesi’nce “ülke bütünlüğünü bozma” ve “4 kişiyi öldürmek” suçlarından toplam 124 yıl hapis cezası verildi. İçli’nin olay günü Amed’e140 kilometre uzaklıkta bir mahalledeki düğünde olmasının yanı sıra birçok somut delile rağmen karar Yargıtay tarafından onandı.
Karara ilişkin MA’dan Esra Solin Dal’a konuşan İnsan Hakları Derneği (İHD) Eş Genel Başkanı Eren Keskin, İçli’ye verilen cezayla Kürtlerin cezalandırılmak istendiğini söyledi.
Hukuk katliamı
İçli’ye verilen cezayı “hukuk katliamı” olarak değerlendiren Keskin, yaşananların hukukla izah edilemeyeceğinin altını çizdi. Devletin sadece Yasin Börü ismine “sahip çıktığını” vurgulayan Keskin, “Evet Yasin Börü bir çocuktu ama orada başka çocuklar da öldü. Devlet neden onların ismini hiç anmıyor? HDP’li bir ailenin çocuğu olan İçli’yi bir çocuk olarak dahi görmüyor. Burada bu çocukları bu duruma getiren devlet politikalarını tartışamıyoruz, sorun burada. Mazlum İçli dosyasının bu kadar hukuksuz bir şekilde ilerlemesinin sebebi de bu devlet politikasıdır. Dosya adeta bir intikam aracı haline getirildi. Yani hukuk bir ‘intikam aracı’ oluyorsa eğer korkunç sistem var demektir” ifadelerini kullandı.
‘Mazlum hapishanede büyüyor’
İçli’nin olay sırasında orada olmadığının kanıtlanmasına rağmen böyle bir kararın verilmesinin dosyaya üstten bir müdahalenin olduğu anlamı taşıdığını belirten Keskin, İçli’nin olayın olduğu yerden 140 kilometre uzakta olduğunun HTS kayıtlarıyla saptandığını hatırlattı. Tanıkların dinlediğine dikkat çeken Keskin, “İçli’yi benzettiğini söyleyen tanık bile, ‘Ben pişmanlık duyan kişi nedir bilmem. Ben sadece benzettiğimi söyledim’ diyor. Ama bütün bunlar yok sayılıyor. Hatta dosyaya bakan savcı bir önceki sefer Mazlum için beraat istemiş olmasına rağmen kısa bir süre sonra yukarıdan gelen emirle mütalaasını değiştirip, bu sefer ceza istiyor. Mazlum işlemediği bir suçtan dolayı büyük bir ceza aldı ve cezaevinde büyümeye devam ediyor. 14 yaşında girmiş, bugün 23 yaşında genç bir insan olarak hala cezaevinde” diye konuştu.
Çocukları birbirine kırdırtma politikası
Kürdistan’da yaşanan hak ihlallerine değinen Keskin, İçli’nin de bu mağduriyetleri yaşayan Kürt çocuklarından biri olduğunu belirtti. Keskin, “Birileri Yasin Börü’ye sahip çıkıyor ve onun üzerinden bir intikam dili geliştiriyor. Orada ölen diğer çocukları hiç görmeyen bir devlet aklı var. Bütün bunların tek sorumlusu olarak da Mazlum İçli isimli bir başka Kürt çocuk yargılanıyor. Kürt çocuklarını birbirine kırdıran bu zihniyet, çözümsüzlük politikası, toplum tarafından tartışılmıyor. Bence temel problem de bu” dedi.
‘Esas mesele Kobanê davası’
İçli’ye verilen cezayla aynı zamanda devletin Kürt sorunun çözümsüzlüğü konusunda ısrar ettiğini anlatan Keskin, İçli’nin bir düşmanlaştırma aracı olarak kullanıldığına dikkat çekti. Keskin, sözlerine şöyle devam etti: “Aslında bütün bunların sebebi Kobanê meselesidir. Kürtlerin kazanımı olan Kobanê için bir fail aranıyor. Kobanê Davası da içi tamamen boş, bir karıncayı bile incitmeyecek kadar yumuşak ve duygulu olan arkadaşlarımız bu şekilde yargılanıyor. 30 yıldır insan hakları hareketi içindeyim, hukukun bu kadar yerlerde olduğu başka bir süreç hatırlamıyorum.”
İçli için imza kampanyası
İçli şahsında bütün Kürtlerin cezalandırılmak istendiğinin altını çizen Keskin, karardan sonra İçli’nin babasıyla telefon üzerinden görüştüğünü ailenin çok üzgün ama asla umutsuz olmadığını söyledi. Keskin, İçli’nin ailesinin tüm kamuoyundan desek beklediğini dile getirerek, “Yaşanan bu hukuksuzluğa karşı ‘Hukukun uygulanmasını istiyoruz’ diyerek bir kampanya başlatma düşüncemiz var. Bu kampanya içerisinde başta Kürt sorununun demokratik çözümünü isteyen, hangi görüşten olursa olsun barış isteyen, oyuncular, futbolcular, hukukçular, toplumu etkileyen kesimlerin bu kampanyanın içinde yer alması gerekiyor. Önce bir imza kampanyası başlatacağız, daha sonra ortak kararlarla bu kampanya devam edecek. Ben kısa zamanda Malum’u ziyaret edeceğim onun talepleri bizim için her şeyden önemli olacak” şeklinde konuştu.
Duyarlılık çağrısında bulunan Keskin, “Son derece hukuksuz bir kararla çok uzun yıllar hapis yatacak. Mazlum’a verilen ceza aslında bütün hukuksuz kararların bir özeti gibi bu nedenle Mazlum İçli’ye barış, demokrasi ve çözüm isteyen herkesin sahip çıkması gerekiyor” diye belirtti.
