“Şimdi acının her kuraklığında
Onlar
Yüreğimizin ovalarına çiselenirler
Boşuna değil bu ölürcesine sevmek
Ve ölürken bile yürümek
Boşuna değil”
Yeryüzünde kimi insanlar yaşar, yalnızca adlarını duyarız. Kimileri ise mütevazi bir dokunuş yapar hayatlarımıza.
Kimilerinin yaptıkları sadece kendisi için değildir. Varlığını ve sonsuzluğunu tüm insanlığa adar. Heval Atakan böyle insanlardandı.
Gerillacılık, yoldaşlık, en yalın acıları ve en doğal güzellikleri paylaşma, bilinen ilişki ve yaşam tarzlarının, düzeneklerinin dışında sade bir yaşam alanına sahip olma, yaşamıma, yaşamlarımıza anlam katmıştır.
Atakan yoldaşı ilk olarak “Bakur” belgeselinde görmüştüm. Tanımıştım da diyebilirim. Gerillanın en mütevazi haliydi. Yaşadığı, mücade ettiği topraklarla özdeşleşmişti. Anlattığı gibi yaşayan bir hakikat savaşçısıydı.
Her nefesini hakikat için aldı. Verdiği son nefesi, geride kalanlar olarak hakikati görmemiz için rehberimiz oldu.
Ulaş (Adalı) yoldaş, Atakan yoldaşın selamını getirdiğinde henüz dağlara varmamıştım. “Bakur” belgeselini birlikte izleme sözünü de iletmişti beraberinde.
Dağlara doğru yola çıktığımda en büyük merakımdı Heval Atakan’la ateşte demlenen bir bardak çayın sıcak sohbetinde buluşup buluşamayacağım. Ne yazık ki kendisi özlem duyduğu, karış karış dolaştığı dersim dağlarına doğru yola çıkmıştı.
Geriye konumlanacağımız bir nokta inşa ettikten hemen sonra, yola revan olmuştu. Her daim Atakan yoldaşın emeğinin inşasında yaşıyor olmanın güvenini hissettim. Heval Yeşilgöz yoldaşın Dersim’de şehit düşmesinin ardından o dağlarda gerillacılık yapma isteğini hep taşıdım.
Atakan yoldaş, Dersim’e yönelen bu isteğimi pekiştirmişti.
Atakan yoldaş, faşist T.C devletinin askeri operasyonu sonucu şehit düşmüştür. Yaşadığımız kayıp büyüktür. Yoldaşımız, Türkiye devrimi ve Kürdistan özgürlük mücadelesinin stratejik ortaklığını kendinde bilince çıkartarak, devrimci emeğini birleşik mücadeleye katmıştır. Devrimci yaşam pratiği ile bizlere öncü bir komutan olmuştur.
Yoldaşımız, devrimci kültürü yaşamının her alanında örgütleyerek devrimden sonra oluşturacağımız komünal yaşamın inşasının bulunduğu alanlarda öncü gücü olmuştur. Atakan yoldaşımızın yaşamının bütünü değerlerle doludur.
Hayatı, biz özgürlük savaşçılarına bıraktığı bir manifestodur.
Komutan Atakan Mahir gösterdi ki, devrimci yaşam amacı yaşamaktır. Her anını amaca adamaktır.
Devrimci yaşam hedefi yaşamakla mümkün olur. Devrim hedefini yaşamak mücadelenin her alanındaki yoldaşını kendinde yaşatmaktır.
Heval Atakan’ı yitirmenin ağırlığını tüm yaşam hücrelerimizde hissediyoruz. Ve bu her gün yeniden mücadeleyi örgütleme şevkini beraberinde getiriyor. Çünkü ancak mevcut koşulları, komutanımızın söyledikleri ile değiştirebilir ve bir değer oluşturabilirsek bir nebze olsun yoldaşlığımızın maneviyatını doğru taşımış olacağız.
Komutanımıza, Heval Atakan’a söz veriyoruz. Devrimin yakınlığını hissedeceğiz, her yoldaşımızın savaşını, kendi savaşımız bileceğiz ve sistemle kopuşumuzu, komünist kimliği yaratma çabamızı başarıyla gerçekleştireceğiz.
Seninle aynı gabardini giyiyor olmanın hakkını vereceğiz. Dağları terk etmeyeceğiz. Özgürlüğümüzün gücünde seni, gerillayı bulacağız. Sevdana ant olsun ki yoldaş, sana ve tüm şehit yoldaşlarımıza sunacağız tertemiz sabahları, güneşli gökyüzünü.
Yüreğimizi, bir daha göremeyecek olduğumuz insanların, yoldaşlarımızın özlemleriyle dolduruyoruz.
Bir sabah Atakan yoldaş, bir bahar vakti cemre olup toprağa düştüğümüz vakit, özlemlerimizle çıkageleceğiz yanınıza. Seninle bir daha hissettik ki kalan olmak zor yoldaş.
“Dersim dağlarında bir kanlı tuzak
Yüreğim acıdır menzilim uzak
Bu dertli halleri kimlere yazak
Yol verin geçelim Dersim dağları”
Dersim’e ilk ayak bastığımda yüreğimde acı, keder,öfke, özlem taşıyordum.
Heval’imizi toprağa verecektik. Yoldaşını omuzlamanın ağırlığı büyüktür. Önce tabutunu sonra mücadelesini ve keleşini.
Her şeyi sırayla fakat hiçbirini ertelemeden. Şimdi Heval Atakan’a dair en anlamlı cümleleri Heval Yeşilgöz’ün Dersim’de elinde keleşiyle yaptığı konuşmasında buluyorum.
Atakan yoldaşa, komutana hoşça kal cümlelerimi Dersim Avaşin’in duygularında buluyorum.
“… Bizim bu süreçte halktan en büyük isteğimiz sokakları bırakmayın heval. ….
Gerilla her zaman halkın yanındadır, halkın arkasındadır. Halka yönelik bütün saldıralara karşı gerilla en büyük cevap olacaktır. …
Bizim sözümüz nettir, önderliğe verdiğimiz söz nettir, halkımıza verdiğimiz söz nettir, bütün şehitlerimizin intikamını alana kadar, halklarımız özgürleşene kadar mücadelemiz devam edecek. Bu süre zarfında en büyük teminatımız sizsiniz.
Halkımıza sonsuz güveniyoruz.”
Kaynak: Komün Gücü.31 Ağustos 2018
