H. Merkezi: Şirnex Hapishanesi’nde tutulan Yeni Demokrat Gençlik ve Özgür Gelecek okurları Suruç’ta katledilen 32 genç devrimci için bir yazı kaleme aldı:
32 can, 32 yürek…
Kimi Antalyalı, kimi Trabzonlu kimi Diyarbakırlı… Ülkenin dört bir yanından Suruç’a gelip Kobanê’nin yeniden inşasında çalışacak 300 insan. Hemen yanı başımızdaki insanlar. Aynı amfide ders gördüğümüz, aynı yolları adımladığımız ve aynı havayı soluduğumuz 300 insan yürekli insan…
Kimisi yakın arkadaşımız, kimisini sima olarak tanıyoruz. Kimisini de hiç tanımıyoruz. Tanısak da, tanımasak da hepsi bizim arkadaşımız, yoldaşımız. Ezgi, Ece, Çağdaş, Yunus ve diğerleri. Hepsi bizim gibi. Hepsi bu halkın evladı.
Onların tek bir amacı vardı. Tarihe halkların ortak direnişi ve Ortadoğu’yu kasıp kavuran vahşi çetelerin durdurulduğu, bir destanın yazıldığı Kobanê’yi yeniden inşa etmek. Çocuklar için park, kütüphane yapmak ve ağaç dikmek. Bu kadar insani amaçlarla yola çıkan 300 kişi, insanlıktan nasibini almamış DAİŞ çetesi tarafından vahşice, korkakça katledildi.
Biz Cizre’ye geldiğimiz için tutuklandık. Fakat bizi elimizde fotoğraf makinesi ve ses kayıt cihazı olduğu halde Cizre’ye tutuklayanlar, gözü dönmüş bir canlı bombanın kendini patlatmasına engelleyemedi! Daha doğrusu engellemedi, göz yumdu, planladı, ortak oldu! Tıpkı Reyhanlı’da, Mersin’de, Adana’da, Diyarbakır’da patlayan bombalarda olduğu gibi… TIR’lar dolusu silah gönderenler, vahşi DAİŞ çetesini büyütenler bu katliamın sorumlularıdır.
32 can, 32 yürek… Onlarla vedalaşmıyoruz. Onlara hoşçakalın demiyoruz. Çünkü onlar haykırılan her sloganda, sokakları dolduran milyonların öfkesinde ve Kobanê’de, Rojava’da DAİŞ’i gerileten her hamlede yaşıyor olacaklar. Tıpkı Arin gibi, Sibel gibi, Paramaz gibi…
