Kadın

Mardin’in Mazıdağı’nda kadınlar: “Toprağımızı vermeyeceğiz”

2017 Temmuz’unda yapılan özelleştirme sonrası maden yatağının Cengiz Holding’e geçmesi, kadınların öncülük ettiği halk: "Sonuna kadar direneceğiz. Buradayız o kepçeler gidene kadar biz de burada olacağız”

Mardin’in Mazıdağı ilçesinde ETİ Bakır A.Ş.’ye ait fosfat yatakları ile bilinen maden nedeniyle bölgede yaşayan halk mağdur oluyor.

2017 Temmuz’unda yapılan özelleştirme sonrası maden yatağının Cengiz Holding’e geçmesi ile birlikte halka, “Evlerinizi ve meralarınızı boşaltın” tebligatı gönderildi. Tebligat sonrası madene yakın bulunan Karataş (Şemika) ve Kocakent (Tezne) köylerindeki halk hukuk yoluna başvurdu. Daha önce de mera ve ağaçlık alana giren kepçelerle kazı yapmak isteyen heyet, dün şantiye alanına yakın Kocakent’teki yurttaşlara aittarım alanlarına girdi.

Arazilerin tapularının olması ve hukuki sürecin devam etmesine rağmen araziye giren kepçelere karşı köy halkı direnişe geçti.Kadınların öncülük ettiği direniş sonrası kepçelerin önüne atlayan kişilere saldıran jandarma, 20 kişi yerlerde sürükleyerek gözaltına aldı. Ve tarım arazilerine “Şantiye sahasına girmek tehlikeli ve yasaktır” tabelası dikildi.

Köylülere ait 3 farklıtarım arazisinde birden fazla kepçeyle kazı yapılıyor. Özelleştirme sonrası bölgede bir siyanür havuzu kurulmaya başlandığı iddiaları da gündeme gelmişti. 2 yıl önce 1975 yılında alınan istimlak kararı göz önünde bulundurularak kendilerine gönderilen tebligatı tanımadıklarını belirten yurttaşlar, mera ve tarım arazilerini kimseye bırakmayacaklarını vurguladı.

“Buradan gitmeyeceğiz”

Tarım alanlarının gasp edilmesine karşı sopalarla nöbete başlayan kadınlardan Sürreya Palçi,topraklarını savunmalarına dahi izin verilmediğini söyledi. “Burası bizim toprağımız. Biz kendi malımızın hakkını istiyoruz. Kenditarım alanımız kendi malımız” diyen Palçi, kendilerine bunları yaşatanlardan şikayetçi olduklarını kaydetti. Topraklarını kimseye vermeyeceklerinin altını çizen Palçi, “Kanser yapıyor, vermediği zarar kalmıyor. Onlar toprağımızı hakları olmadan izinsiz kendi malı ilan edecek biz de elimiz kolumuz bağlı izleyecek miyiz? Hayır. Sonuna kadar direneceğiz. Buradayız o kepçeler gidene kadar biz de burada olacağız” diye konuştu.

“Hakkımızı koruyoruz”

Cemile Otay,topraklarını vermeyeceklerini vurgulayarak, şöyle dedi:

“Sabah saat 7.00’dan bu yana askerler bizi darp ediyor. Toprağımızı vermeyeceğiz. Zorla mülklerimizin içine giriyorlar ve bizi suçlu gösteriyorlar. Buna izin vermiyoruz, hakkımız olanı korumak istiyoruz. Türkiye’nin dört bir yanından çalışan getiriyorlar ve sonra gelip burada bize edebiyat yapıyorlar. Bu toprakları vermeyiz. Kendi topraklarımızı bile sürmemize izin vermiyorlar. Biz bunu burada mı bırakacağız? Yeter değil mi? Biz hakkımızı arayacağız.” Ağaçlar kurudu Dava süreci devam etmesine rağmen kepçelerle topraklarına girildiğini dile getiren Azize Otay, “Yarın öbür gün bizim çocuklarımız da büyüyecek.

Biz o zaman ne yapacağız? Bugün topraklarımıza girdi yarın öbür evlerimizi de ister. Biz istemiyoruz, hakkımız olanı versinler. Dedelerimizin toprakları bunlar. Tapuları hala bizde ‘satılık’ diyorlar. Satılanların parasını bile vermiyorlar.Kuşlar ölüyor, hayvanlar ölüyor. Ağaçların bile yaprakları dökülüyor bu koku ve etki yüzünden. Yeter artık” şeklinde tepkisini dile getirdi.

(Haber Merkezi)

Kaynak: JİNNEWS

Daha fazla göster

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu