Devletin toplumun tüm muhalif güçlerine yönelik sürdürmüş olduğu saldırıların bir ayağı da üniversitelerdir.
Üniversitelerdeki ilerici, devrimci ve yurtsever dinamikler, devletin sindirme saldırılarının hedefleri arasında yerini almaktadır.
Son dönemlerde bu sindirme ve baskı politikalarına karşı direnen öğrencilere polis terörü ise pervasızca uygulanıyor. Bu saldırıların açıkça ortaya koyduğu bir gerçek ise yüzlerce devrimci, yurtsever öğrencinin tutuklanmasıdır. Adeta hapishaneler üniversitelerin birer kampüsüne çevrilmiştir.
Son olarak ODTÜ ve devamında yaşananlar bu gerçeğin bir dışa vurumu olmuştur. 3600 kolluk gücü ve onlarca panzer ile gelen “Muhteşem Erdoğan” ve heyeti, ODTÜ öğrencilerinin direnişiyle karşılaştı.
Burjuva basında önemli yer işgal eden direniş, çeşitli çarpıtmalarla kamuoyunda uzun süre tartışıldı. Tartışmanın uzun zamana yayılmasıyla birlikte AKP’nin göreve getirdiği Rektörler de tartışmalara dahil olarak başbakanlarına minnetlerine sunarak, ODTÜ öğrencilerini kınama kararı aldılar ve konuya ilişkin açıklamalarda bulundular.
Hayra vesile bir durmuş açıklaması
Herkesin açıklama yarışı içerisine girdiği bir dönemde Tunceli Üniversitesi Senatosu’da aldığı kararla kamuoyuna bir açıklama yaptı.
Rektör Durmuş Boztuğ aracılığıyla basına yapılan açıklamada ODTÜ öğrencileri teröristlikle suçlanmış ve kınanmış. Dersim’de üniversitenin açıldığı günden bu yana “devrimci”, “alevi”, “ilerici” olduğu yalanlarıyla takdim edilen rektör Durmuş Boztuğ‘un maskesi bir kez daha düştü.
Devrimciler tarafından gerçek yüzü zaten bilinen Boztuğ’un, geniş kesimler açısından da teşhir olması anlamıyla yaptığı açıklama hayra vesile olmuştur. Bilindiği gibi Dersim’de cemaat örgütlenmesinin önemli bir ayağı olan üniversite de, aralarında YDG’li yoldaşlarımızın da olduğu onlarca öğrenci tutuklandı.
Her yıl barınma ve ekonomik sorunlar içerisinde debelenen öğrencilerin durumuna ilişkin hiçbir çözüm üretmeyen, Durmuş Boztuğ efendilerine yaranmak adına boyundan büyük bir işe girişti.
“İleri demokrasinin” tahamülsüzlüğü
4 Ocak Cuma günü üniversite içerisinde DGH üyesi öğrenciler tarafından “Rektör efendisinin; öğrenciler ODTÜ’nün yanında” yazılı afişler asılmıştı.
Rektörün senato adına yaptığı açıklamayı protesto eden, ODTÜ ile dayanışmayı ifade eden afişe “ileri demokrasi” aşığı, hizmetkârı Durmuş Boztuğ tahammül gösteremeyerek korumalarına ve ÖGB’lere talimat veremiş ve afişi indirmek istemişti.
DGH’li öğrenciler darp edilip, afiş indirilmişse de YDG ve SGD ile demokrat öğrencilerin verdiği destek ile afiş tekrardan asıldı.
Daha sonra Boztuğ tarafından okul içerisine polis çağırılmış ve 19 arkadaşımız gözaltına alınmıştı. Saatlerce kelepçeli bir şekilde otobüs içerisinde tutulan arkadaşlarımız aynı akşam, şehir merkezinde yapılan kitlesel yürüyüşün de etkisiyle serbest bırakıldı.
Havası bozulan rektör
Rektörün tutumunu protesto etmek ve ODTÜ’ye destek vermek için YDG’nin de bileşeni olduğu gençlik örgütleri tarafından final sınavlarının yapılacağı hafta boyunca boykot kararı aldı. Yüzde 90’na varan bir katılım ile sınavlar boykot edildi ve 1000’in üzerinde kitlenin katılımı ile de bir eylem gerçekleştirildi.
Boykot günü sabahında 5 arkadaşımızın gözaltına alınıp baskıların arttırılmasına karşın eylem başarılı bir şekilde gerçekleşti. Eylemin kitleselliği ve boykota katılım oranının yüksek olmasının etkisiyle sınavlar iptal edilmek zorunda kaldı.
Her ne kadar eylem sırasında sınavları iptal ettiklerini açıklasalar da daha sonra kamuoyuna yaptıkları açıklamayla hava koşulları nedeniyle iptal ettiklerini açıkladılar. Evet, “hava koşulları” senato için ve rektör Durmuş için gerçekten kötüydü.
Sanırız ki o geçtiğimiz yıl arkadaşlarımızın tutuklanmasını fırsat bilerek yeni bir sayfa açmaya çalıştı. 1000’in üzerinde öğrencinin rektörlük kapısının önünde ‘rektör İstifa’ sloganı atması, ‘rektörün havasını’ bozdu.
Malatya ve Maraş Hapishanesi’nde kurduğunuz kampüste tutuklu bulunan yoldaşlarımız, dostlarımız tüm bu süreç boyunca eylemlerin ve boykotun içerisindeydiler. Bizler şunu biliyoruz ki başarılı bir şekilde sonuçlandırdığımız eylemlerde ve boykotlarda geçtiğimiz yıl yaratılan birikimin ve deneyimin önemli bir etkisi bulunmaktadır.
Dersim YDG
