GüncelManşet

Pale Dersim; Agit özgürlüğü haykırmıştır

agit1H.Merkezi: 28 Mart 1986’da ARGK’nın ilk komutanı Mahsum Korkmaz bir grup yoldaşıyla bir görev için gittiği Gabar’da yaşanan bir çatışmada şehit düşerken, 30 Mart’ta Tokat Kızıldere’de Mahir Çayan ve yoldaşları son nefesine kadar çatışarak toprağa düştü. PKK tarafından da Mart ayının son haftası Kahramanlık haftası olarak kutlanıp, anılıyor. Bu gündem kapsamında 28 Mart günü ANF tarafından Rojava/Serekaniye’de bir TKP/ML TİKKO savaşçısı ile bir söyleşi gerçekleştirildi.

ANF’ye konuşan TKP/ML TİKKO savaşçısı Pale Dersim, kahramanların olağan dönemlerin ve normal süreçlerin insanları olmadığını, kahramanların sınıf mücadelesinin, insanlık tarihinin, zorlukların, çatışmaların zulümlerin olduğu, tarihin akışında yaşanan ya da yaşanmakta olan olağanüstü dönemlerin insanları olduğunu dile getirdi.

Dersim; Kahramanların bu farklılıkları sadece eylemleri ile değil, sözleriyle hayalleriyle, idealleriyle gelecekte kurmak ve yaşamak istedikleri dünyalarıyla kahraman olduklarını, kahramanları fikirsel, eylemsel, hayatsal ve evrensel olarak kabul ettiklerini söyledi. Hiç bir kahramanın fikirlerinden ve hayal dünyasından bağımsız olarak ortaya çıkmadığına dikkat çeken Dersim “Hiçbir kahraman yok ki sadece sözleri ile özgürlüğü istesin. Onlar aynı zamanda eylemleriyle, yaşamlarıyla, son sözleriyle kahramandır” dedi.

Dersim, kahramanların herkesin susturulduğu, sindirildiği, zulme uğratıldığı dönemlerde konuştuğunu, bu anlamıyla da en büyük söz, eylem, bayrak, türkü, bir direniş sözü olduğunu vurguladı ve şöyle devam etti:  “Ve onlar herkesten daha fazla özgürlük istedikleri için kahramandırlar. Herkesten daha güçlü konuştukları için, güçlü ayağa kalktıkları için kahramandırlar. Kahramanlık biraz da sıradışılıktır.”

Dersim, kahramanların herkesin susturulduğu ve sindirildiği bir dönemde bir bayrak misali, farklılıklarıyla, bir türkü misali, bir direniş abidesi misali ortaya çıktıklarını ve zulümkarların karşısına dikildiklerini kaydetti. Kahramanların sıradışı dönemlerin sıradışı insanları olduğunu, kahramanlar bazen bir bölgeye, bir ülkeye, bir ulusa, bir coğrafyaya ve ait olduğu sanıldığını ve böyle görüldüğünü söyleyen  Pale Dersim, kahramanların mücadeleleri ve direnişlerinin  dalga dalga o toprak parçalarından, o yaşam alanlarından çok daha öteye uzağa yayıldığını bu nedenle de kahramanların evrensel olduğunu belirtti.

 “Mahir Çayan kendi döneminin bir yol açıcısıdır. Mahir Çayan’ı hem fikirleriyle, hem pratiğiyle, hem eylemleriyle bir yol açıcı olarak kabul ediyoruz. Ve bundandır ki o kahramanlığı hak etmiştir. Bir yol açmayı, bir yol yürümeyi, orada geleceği ve özgürlüğü istediği için buna layık olmuştur”  diyen Pale Dersim, Mahsum Korkmaz’ın (Agit), 12 Eylül zulmünün ve barbarlığının bir buldozer gibi her tarafı mahiryok ettiği ve çiğnediği bir dönemde bir halkın özgürlük isteminin betonlaştırılmak istendiği bir dönemde o betonları kıran, parçalayan bir gerilla olarak ortaya çıktığına dikkat çekti.

Agit yoldaş silahıyla tankların, topların, zulüm makinalarının karşısına dikilmiş ve özgürlüğü haykırmıştır. Biz Agit’leri çağdaş Spartaküsler gibi, çağdaş Che Guevara gibi, çağdaş Emiliano Zapata’lar gibi kabul ediyoruz.”  şeklinde konuşan Dersim, Komutan Agit’in sadece Kürt halkının bağrında, bilincinde ve yüreğinde yaşamadığını, Komutan Agit’in özgürlük arayan, hakikati arayan, gerçeği arayan halkların elinde, dilinde, yüreğinde ve mücadelesinde yaşadığını ifade etti.

Komutan Agit’in halkların elinde ve dilinde bir bayrak, bir türkü, mısralarında bir şiir ve bir gelecek sözü olduğunu söyleyen Dersim, Cizre’de AKP/Erdoğan devletinin katlettiği Mehmet Tunç’a dikkat çekerek şunları söyledi;  “Mehmet Tunç çağdaş bir Kawa’dır. Mehmet Tunç günümüzün özgürlük taşıyıcısıdır. Mehmet Tunç, Kürdün özgürlük özlemlerinin betonlaştırılmak ve gömülmek istendiği bir dönemde bir kardelen misali betonları parçayalayan bir çağdaş Kawa rolü oynamıştır.”

Dersim son olarak şunları kaydetti;  “Kahramanlık haftası dolayısyla Beritan’ları, Zilan’ları, Arin Mirkan’ları, Barbara’ları, Mazlum’ları, Haki’leri, Kaypakkaya’ları, Orhan Yılmazkaya’ları saygıyla anıyor, anılarına bağlı kalacağımızı belirtiyoruz.”

Dersim yaratılan değerlere sahip çıkacaklarını ve öncülerinin onların takipçisi olmaya devam edeceklerini ifade etti.

Daha fazla göster

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu