Makaleler

Peki ya biz…

Yaklaşık 1 aydır süren dershane krizi dinmek bilmiyor. Gün geçtikçe Cemaat ve AKP hükümeti zıtlaşıyor.

Peki ya biz dershane öğrencileri, bu durumdan ne kadar etkileniyoruz? AKP’nin, Cemaat’le süren krizi ve yarattığı gündem yine her zamanki gibi biz yoksul, emekçi halkı ve çocuklarını etkiliyor.

Oysa Wan depreminden beri sokaklarda, çadırlarda kışı giysisiz, ayakkabısız, eğitimden ve sağlıktan uzak bir şekilde hayat mücadelesi veren, yoksul halkın çocukları; hükümet tarafından gündeme getirilmeye gerek bile duyulmuyor. Halen T. Kürdistanı’nda ekonomik sıkıntılar nedeniyle okula gönderilemeyen, köylerinde okul olmayan çocuklar varken (ki olan okullarda asimile merkezleri gibi işlerken), hükümet bir de artık kıyafet zorunluluğunun olmayacağını, öğrencilerin istediği gibi sivil bir şekilde eğitime devam edeceğini açıklayıp, halkın gözünü boyamaktan geri durmuyor.

 

“AKP ve Cemaat arasında bizi ezmeye çalışıyorlar”

Öğrencilerin ekonomik sıkıntılara karşı bin bir zorlukla okumaya çalıştığını görmüyor, dile getirmekten korkuyor ve kaçıyor. Günümüzde okullarda verilen eğitimin yetersizliğinden dolayı, dershanelere mecbur bırakılan ailelerin sıkıntılarına çözüm bulmaya yaklaşmazken bir de dershanelerin “para tuzağı” olduğunu açıklayarak, halkın yanında olduğu mesajını veriyor.

Oysa bizler AKP hükümetin halkın yanında olma gibi bir kaygısının olmadığını, geçmişinden de çok iyi biliyoruz. Zaten dershanelere alternatif olarak sunulan özel okullar da bu konunun halkı ne kadar “para tuzağından kurtarmaya” yönelik olduğunu gözler önüne seriyor!

Hükümet herkesi karşısına alsa da bildiğini yapmaktan geri durmuyor. İlkokuldan itibaren sınavlara mecbur bırakılan biz öğrenciler ise yarış atına çevriliyoruz. İlkokuldan liseye, liseden üniversiteye… Eğitim sisteminin, getirdiği zorluklar yetmezmiş gibi öğrencilere tek çare olarak sunulan dershaneleri kapatacağını açıklıyor. Binbir emekle ve çabayla bizi okutmaya çalışan ailelerimiz ve biz öğrenciler Cemaat ve AKP hükümetinin yarattığı kriz arasında, ezilip kalıyoruz.

 

“Bilimsel, anadilde ve parasız eğitim herkesin hakkı”

Peki, AKP hükümeti ne yapmak istiyor?

AKP, Cemaat’in en önemli parasal kaynaklarından birini ve insan kaynağını tasfiye etmeye çalışıyor. Ancak bunu yaparken, ekonomide önemli bir yer tutan “eğitim sektörünün” patronlarıyla zıtlaşmaktan kaçınıyor ve dershanelerin özel okullara dönüştürülmesinde ısrar edip parasal destek sağlayacağını vurguluyor.

Eğitim sisteminin öğrencilerin üzerine yüklediği, ağır sorumluluktan dershanelere mecbur bırakılan öğrenciler şimdi ne yapacaklar? Bin bir emekle çabayla bir ümit denilerek dershaneye gönderilen çocuklar her sene başka sıkıntılarla yüz yüze bırakılıyor.  

Hükümet dershanelerin özel okullara çevrilmesinde ısrarı elden bırakmıyor. Özel eğitime özendirip teşvik ederken her zaman ki gibi yoksul halkı ve onların çocuklarını yok sayıyor. Yoksul halkımız, çocuklarını okutmak için borç batağına batmaya mecbur bırakılıyor.

Peki ya çözüm ne olmalı?

Eğitim sisteminin düzelmesi için hep birlikte örgütlenmeli hep birlikte başkaldırmalıyız. Evet dershaneler kapatılmalı, fakat eğitim sistemi de kökünden yıkılmalı. Parasız, bilimsel ve anadilde eğitim, her öğrencinin hakkı olmalıdır.

 

Kartal’dan bir ÖG okuru

Daha fazla göster

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu