Manşet

Peri Vadisi, Devlet ve Limak ile ortak bir şekilde gasp edildi

 

DERSİM: Barajlarla, operasyonlarla, orman yangınları ve mantar gibi türeyen karakol yapımlarıyla devletin Dersim topraklarına ve Dersim halkına dönük imha ve inkar politikaları hız kesmeden devam ediyor.

Devletin bu topyekun saldırılarına karşı direnen Dersim halkı direnişine direniş katmaktadır. T.C devleti kurulduğu ilk dönemlerden bu yana Dersim toprakları sürekli bir saldırıya maruz kalmıştır ve şimdide baraj yapımları ile sular altına gömülmeye çalışılmaktadır.

Dersim halkının, devletin bu saldırıları karşısında sessizliğe boğulmayı tercih etmemesi üzerine devlet bölgeyi insansızlaştırmaya yönelmiştir. Ve bölgedeki bu politikaların hayata geçirilmesinde katliamlar köy boşaltmaları yetersiz kalmıştır ki bölgeyi tamamen insansızlaştırmaya dönük olan baraj yapımları başlatılmıştır.

Devletin bu saldırıları karşısında birçok direniş örgütlenmiştir. Ancak son dönemlerin en direngen duruşu Peri Vadisinde gösterilmiştir. Bilindiği gibi bir buçuk yılı aşkın süre içerisinde şirketleri(Limak şirketini) acizleştiren güçlü bir direniş örgütlenmiştir.

Peri Suyu Özgür Köylü Hareketi olarak Pembelik Barajı yapımına karşı topraklarını ve tüm varlık koşullarını korumak için köylülerin içinde bulunduğu bir örgütlenme yaratılmıştır. Baraj yapımına karşı kurdukları çadırlarda nöbetlerle yaptıkları, basın açıklamalarıyla ve şirketin tüm saldırılarına karşı gösterdikleri militan duruşları ile baraj yapım(lar)ı karşısında güçlü bir ses olagelmiştir.

Bu duruşları ise Dersimde ve genelde baraj yapımlarına karşı geliştirilen örgütlenmelere bir etki yaratmıştır. Tabi bu direngen duruşa karşı saldırgan devlet sessiz kalmamıştır. En son bilindiği gibi Munzur Festivali öncesi Peri Vadisinde bir etkinlik düzenlenmiş ve bu etkinlik içerisinde Peri Özgür Köylü Hareketi önderliğinde birçok DKÖ’nünde bulunduğu yürüyüşlü bir basın açıklaması gerçekleştirmişlerdir.

Gerçekleştirilen bu kitlesel etkinlik ve basın açıklaması baraj yapım(lar)ı karşısında kitlenin kararlığını göstermiş ve bu durumda bölgedeki Limak şirketine geri adım attırmıştır. Ancak bu durum karşısında bakanlar kurulu çıkarttıkları istimlak (acil kamulaştırma) kararı ile Limak şirketinin baraj yapımının önünü açmıştır.

Bu durum karşısında Limak ve devlet ortak bir şekilde baraj yapımına başlamış ancak öncelikle köydeki direnişi kırıp çalışmalara başlamayı hedeflemişler ki yaptıkları operasyonla kolluk kuvvetleri ve tüm gücü ile köyde bir yığınak gerçekleştirip hatta operasyon yapmış ve köylüleri getirdikleri helikopterlerle gözaltına almışlardır.

Yedi köylünün saldırganca tutuklanması üzerine köylüler üzerinde bir korku psikolojisi estiren devlet ve Limak şirketi bu durumu fırsat belleyip direniş çadırını yıkıp, köprü yapmış ormanları yakmış ve baraj yapımına başlamıştır.

Hatta bakanlar kurulunun istimlak kararını yayımlaması sonrası şirket özel güvenliğe dahi ihtiyaç duymamış ve artık “güvenliği” Özel Harekatçılar tarafından sağlanmakta.

Tutuklu köylülerin bırakılması ile direnişin yeniden örgütlenmesi kararı alınmış ve dersimde bulunan devrimci demokrat kurumlarında nöbet çadırında köylülerle ortak nöbet tutulması kararlaştırılmıştır. Bunun üzerine nöbet tutan  köylüler gözaltına alınmış ve çadır yıkılmıştır.

Limak şirketi, bakanlar kurulunun istimlak kararı ile köylülere ait toprakları gasp etmiş ve baraj yapımına devam etmektedirler. Devletin dersimdeki ve bu dönem için özelde Peri Vadisindeki saldırılarına karşı örgütlü bir güce ihtiyaç duyulduğu kendini hissettirmektedir.

 

Daha fazla göster

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu