Suruç: Suruç Katliamı’nda yaşamını yitiren 33 devrimci, polisin tüm engellemelerine rağmen Suruç’ta anıldı. Anmada, “Onların düşleri olan Kobanê’nin inşası tamamlanacak” denildi.
Sosyalist Gençlik Dernekleri Federasyonu (SGDF)’nun Kobanê’nin yeniden inşası için başlattıkları kampanya kapsamında Suruç’ta bulunan Amara Kültür Merkezi bahçesinde yapılan basın açıklaması sırasında TC-DAİŞ işbirliğinde gerçekleştirilen bombalı saldırıda yaşamını yitiren 33 devrimci katliamın birinci yıldönümünde anıldı. Amara Kültür Merkezi’nde yapılması planlanan anma, Urfa Valiliği tarafından engellenmesi sonucu Halkların Demokratik Partisi (HDP)’ne ait konferans salonunda yapıldı. Birçok ilden araçlarla yola çıkan ve Suruç’a alınmayan kitle ise Aligor’da Suruç şehitlerini andılar.
Bombalı saldırının gerçekleştiği saat olan 11.50’de başlayan anma programı saygı duruşu ile başladı. Anmada SGDF Eş Başkanı Oğuz Yüzgeç ve Suruç Aileleri İnisiyatifi’nden Hacer Elçin söz aldı.
İlk olarak söz alan Hacer Elçin, “Suruç’u unutmayacağız, unutturmayacağız. Acımız çok büyük, ama öfkemiz de çok büyük” dedi. 33 düş yolcusunun düşlerinin yarım kalmayacağını belirten Elçin, “ Onların düşleri olan Kobanê’nin inşası tamamlanacak” ifadelerini kullandı. “Biji Berxwedana Kobanê” sloganıyla karşılanan Elçin’in konuşmasının ardından söz alan Oğuz Yüzgeç ise, her yerde özgürlük için mücadele edenlere sözlerinin olduğunu belirterek “Sizin yolunuz, bizim yolumuzdur” dedi.
SGDF ve Suruç Aileleri İnisiyatifi imzalı “Hiçbir düş yarım kalmayacak, Suruç şehitleri ölümsüzdür” pankartının yer aldığı etkinlikte Suruç’ta ölümsüzleşenlerin fotoğrafları taşındı. Anma, “Suruç şehitleri ölümsüzdür” sloganıyla sona erdi.
“Ne olursa olsun halkımızın özgürlüğüne sahip çıkalım”
HDP’ye ait konferans salonunda yapılan anma programının ardından patlamanın olduğu Amara Kültür Merkezi bahçesine kitle yürüyüş gerçekleştirmek istemesi polis engeli ile karşılaştı. Polis tarafından ablukaya alınan kitle Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) İlçe binası önüne geçti. Burada HDP Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ tarafından açıklama gerçekleştirildi.
Yüksekdağ, “Bu zor günlerde, dört bir yandan katliamın, acının, ölümün ve savaşın tırmandırıldığı günlerde, ne olursa olsun halkımızın özgürlüğüne sahip çıkalım” diyerek başladığı konuşmasında Suruç şehitlerinin, bütün halkların eşitlik ve özgürlük mücadelesi için ölümsüzleştiklerine dikkat çekti.
“Onların başlattığı yolculuk, bizim özgürlük ve eşitlik özlemimizin ifadesidir. Dün de bu özlemin peşinden yürüdük, bugün de yitirdiklerimizin ardından bu mücadelenin peşinden gitmeye devam edeceğiz” şeklinde konuşan Yüksekdağ, darbe, savaş, kıyım ve katliamların bu düşü ve özlemi ortadan kaldıramayacağını belirtti.
“Onlar, halkımızın meşalesi oldular”
Yüksekdağ açıklamasının devamında, “Bundan bir yıl önce Amara Kültür Merkezi’nde katlettikleri 33 canımızın mücadele ruhu, onbinlerce gencin yüreğinde ve iradesinde yaşıyor. Biz onlara öldü demiyoruz. Onlar yaşatmak için çıktıkları yolculukta daha da büyüdüler. Onlar, halkımızın meşalesi oldular. Nasıl Rojava Devrimi bir savaş ve kaos içerisinde bölge halkının özgürlük ve umut meşalesi olduysa, bugün Suruç şehitlerimiz de bütün halklarımızın birleşerek özgürleşme mücadelesinin meşalesi olmuştur” dedi.
“Bu koşullar içerisinde darbe yapanlar, katliam yapanlar bizler olduğumuz müddetçe halkımızı tutsak etmeyi başaramayacaklar. Çünkü direnen bir halkı kimse tutsak edemez. Onların anısı ve mücadelesi önünde eğilirken kurduğumuz sağlam köprüde birleştireceğimizi ifade ediyoruz” şeklinde konuşmasını tamamlayan Yüksekdağ’ın ardından “Şehid namırın” sloganlarıyla açıklama sona erdi.
Açıklamanın ardından Suruç Katliamı’nda katledilen Osman Çiçek ve Kasım Deprem ‘in Suruç’ta bulunan mezarlarına doğru yola çıkıldı. Burada kitle tarafından mezar anması gerçekleştirilecek.
