Güncel

“Ve bizim sadece umudumuz var”

İstanbul: Aileler, tutuklu direnişçilerin serbest bırakılması için 18. kez Galatasaray Lisesi önünde bir araya geldi.

Gezi Direnişi Tutuklu Aileler Platformu bugün (2 Kasım) Galatasaray Lisesi önünde 18. kez bir oturma eylemi gerçekleştirdi. Oturma eylemine, Gezi İsyanı’nda 1 Mayıs Mahallesi’nde yaşamını yitiren Mehmet Ayvalıtaş’ın ağabeyi Muharrem Ayvalıtaş da katıldı.

Aileler “Gezi şehitleri, gaziler, tutsakları onurumuzdur”, “Gezi tutsaklarına özgürlük” pankartlarını taşımasının yanı sıra Gezi İsyanı’nda yaşamını yitiren direnişçilerin ve tutsakların fotoğrafları taşıdı. Aileler, “Gezi direnişi yargılanamaz”, “Direnmek suçsa bizi de alın” sloganlarını attı.

Ve bizim sadece umudumuz var

Eylemde söz alan Mehmet Ayvalıtaş’ın ağabeyi Muharrem Ayvalıtaş bir konuşma yaptı. Ayvalıtaş, yaşanan tüm baskılara karşı tüm emekçilerin birleşmesi gerektiğini ifade ederek şunları söyledi; “Geçtiğimiz günlerde herkesin sokakta olduğu günlerde benim kardeşim de sokaktaydı. Ama şimdi aramızda değil. Onu bizden aldılar ama olsun, bu yapılanlara rağmen bizim hala umudum var. Ve bizim sadece umudumuz var. Bunu da sokakta var edebiliriz. Bizim tek çıkışı yolumuz var o da mücadelede” diyerek herkesin tekrar sokaklara çıkması gerektiğini belirterek konuş”masını sonlandırdı.

Ayvalıtaş’ın ardından Gezi İsyanı sırasında tutuklanan ve Edirne F Tipi Hapishanesi’nde tutuklu olan direnişçi Emrah Görtaş’ın mektubu okundu.

“Bu tahliye kararının diğer mahkemeler için emsal teşkil etmeli”IMG 3434

Bu hafta açıklamayı Çağrı Aydoğan’ın ağabeyi Cihan Aydoğan okudu. Mutlu haber aldığını söyleyen Aydoğan bu hafta güzel haberlerimiz var diyerek açıklamaya başladı ve şunları söyledi; “İzmir’de Gezi direnişi nedeniyle yapılan ikinci dalga operasyonda gözaltına alının ve tutuklanan 7 direnişçinin dün tahliye edildi. Ve hepinize geçmiş olsun ve hoş geldiniz diyoruz” diyerek dün yapılan mahkemede çıkan tahliye kararının diğer mahkemeler için emsal teşkil etmesi gerektiğini belirtti. Ardından açıklamaya şöyle devam etti;

“Güzellikleri yaşatmayı, kötülüklerden hesap sormayı kendimize…”

“İzmir’de hala 30 direnişçinin tutuklu bulunmakta. Kırıklar F Tipi Cezaevi’nde hücre ve havalandırmalara konulan kameralara karşı çıktıkları için direnişçilere 20 gün hücre cezası ve 26 ay iletişim cezası verildi” diyerek 3 kişilik olan ve her şeyin her yerin yasaklarla çevrildiği bu hücrelere kamera takmanın olsa olsa röntgencilik olduğuna vurgu yaptı.

Sahte özgürlük naralarının her yerden duyulduğunu belirterek katil polis Ahmet Şahbaz’ın duruşmaya getirilmediğini, adalet isteyen kitleye ise yine gaz bombaları ve tazyikli sularla saldırıldığını söyledi.

Ve şu sözlerle açıklamayı sonlandırdı; ”Ancak onlar karalamayı, gaz bombaları ile saldırmayı, öldürmeyi, tutuklamayı, güzel olanı yok etmeyi seçtiler. Sanmasınlar ki unuttuk. Ne o güzellikleri unuttuk ne de yapılan kötülükleri. Güzellikleri yaşatmayı, kötülüklerden hesap sormayı kendimize görev biliyoruz. Unutursak kalbimiz kurur.”

 

 

[widgetkit id=364]

 

 

Daha fazla göster

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu