GüncelManşet

“Sadece diktatör” tiyatro oyunu Nürnberg’de beğeni topladı

Nürnberg: 23 Eylül 2016 Nürnberg kenti Villa Leon salonunda, ATİF’e bağlı Dialog der Kulturen Derneğinin organizesi ve Nürnberg Kültür Dairesi’in (KUF) desteğiyle düzenlenen, Barış ATAY’ın oynadığı “Sadece Diktatör” adlı tiyatro oyununun sunumu gerçekleşti. Türkiye’de tek adamlığa giden sürece göndermeler yapan, eleştiren, düşündüren bir oyun olan “Sadece Diktatör” izleyenler tarafından beğeni topladı.

Tiyatro oyunu sonrası dernekte güncel siyasi gelişmelere ve sanata dair, Barış ATAY ile kitlesel sohbet yapıldı.

ATİK’in 30. ve ATİF’in 40. Mücadele yılına vurguların da yapıldığı Tiyatro etkinliğinde, Dialog der Kulturen Derneği Başkanı Gülay İleri’nin açılış konuşmasında şunlar belirtildi.

İleri, Nürnberg’de yaklaşık dört yıldır faaliyet yürüten derneğin kültürel ve siyasal yozlaşmaya karşı kendi çapında bir mevzi olmaya çalışıtığını belirterek, “Bu amaçla Pazar günleri Erbane, Folklor ve bağlama kurslarımız var. Ara sıra da şiir geceleri yapıyoruz. Ya da zaman zaman bugün olduğu gibi Türkiye’den sanatçı dostlarımızı konuk ediyoruz” dedi.

 

“Kendinden başka herkesten nefret eden bu kitle üzerinden RETÖ diktatörlüğünü ilan ediyor”

Sanat bizim için bize dayatılan bencilleşmeye, yozlaşmaya, sorgulamamaya, aynılaşmaya karşı bir baş kaldırılır diyen İleri, “Sanat görmeyi, algılamayı, kavramayı düşünmeyi, eleştirel bakmayı, nasıl yapmamız gerektiğini kendi büyülü yorumuyla bize sunar, gösterir. Sanatta tarafsız kalmak, egemenden taraftan diktatörden yana olmak demektir. Hiçbir şey değişmesin aynen böyle sürsün demektir. Sanat, sanatçının bilinçli eylemiyse üretimine mutlak kendi kişiliğini, kendi aldığı tavrı getirecektir. Bugün burada Barış ve arkadaşlarının yaptığı gibi. Tabi bu tavrın bir bedeli var. Bunun en güzel örneklerini şu anda Türkiye’de görmekteyiz. Birçok tiyatro kapatıldı. Tiyatrocular işten atıldı. Kurumların başına sanattan hiç anlamayan diktatör yanlısı insanlar getirildi. Sansür zaten vardı şimdi birde ekonomik saldırı başlatıldı” diye vurguladı.

Toplumun tüm kesimlere dönük saldırılara değinen İleri, “Bencil, kendinden başka herkesten nefret eden bu kitle üzerinden RETÖ diktatörlüğünü ilan ediyor” diyerek, “Unuttukları bir şey var. Bu topraklardan Ortadoğu’ya kadar uzanan Pir Sultan Abdallardan, Seyit Rızalardan, Mahir, Mazlum ve Kemal Pir’lerden Deniz ve İbrahim Kaypakkaya’lardan günümüze uzanan bir direniş geleneği. Bunu unutuyorlar…” dedi.

 

ATİK’in 30. ATİF’in 40. yılı

unnamedATİF’in 40. mücadele yılına girdiğini belirten İleri,  ATİK’in de 30. yılını geride bıraktığını ve kurulduğu günden bu yana Türkiyeli göçmen işçilerin, emekçilerin kadınların, gençlerin ekonomik demokratik haklarını savunan bir konfederasyon olduğunu söyledi.

Bulundukları ülkelerde işçilere, öğrencilere, kadınlara, LGBTİ bireylere yönelik saldırılarda en önde mücadele vermiş; yine geldiğimiz topraklarda yaşanan gelişmelere duyarsız kalmamış ve Türkiye’de gelişen toplumsal mücadelenin Avrupa’daki yankısı ve sesi olduğunu ifade eden İleri, “Nürnberg’de derneğimiz Dialog der Kulturen olarak 4. mücadele yılımızda sizlerle bu etkinliği gerçekleştirmenin gururunu yaşarken, Eylül ayı olması hasebiyle 32. Yıl önce aramızdan ayrılan devrimci sanatçı Yılmaz Güney’i de anarak ve devrimci sanatçıları mücadelemizde yaşatacağımızı yineleyerek ve sanatın mücadelemizin bir parçası olduğunu bilerek, sizleri bir kez daha selamlıyoruz” dedi.

 

“600 haftadır sürdürülen soluksuz mücadeleye dayanışmamızı yolluyoruz”

Cumartesi ailelerinin 600. haftayı geride bırakarak sürdürdüğü mücadeleyi “600. Haftası sebebiyle gözaltında kaybedilenleri anıyoruz. 600 haftadır sürdürülen soluksuz mücadeleye dayanışmamızı yolluyoruz” diyen İleri, “Münih’te tutsak bulunan 10 devrimci arkadaşımızın özgürlükleri için mücadele edeceğimizi belirtiyor ve buradan onları selamlıyoruz. Dün Mahkemeden Sinan ve Banu yoldaşlarımız sizlere selamlar yolladılar”  diyerek konuşmasını sonlandırdı.

Daha fazla göster

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu