Dersim Ovacık ilçesi Mercan Vadisi Yarımkaya Köy Derneği tarafından HES’lere ve maden işletmelerine karşı festivalde derneğin yönetim kurulu üyesi Meral Çeçi ile bir röportaj gerçekleştirdik.
Bölgedeki maden çalışmaları ile ilgili ne düşünüyorsunuz?
Meral Çeçi: Halkımızın inançlarına, kültürüne, çevre ve doğaya karşı sahiplenme duygusu ve hassasiyetleri vardır.Doğalında maden arama çalışmaları doğaya ve çevreye, insan sağlığına zararlı olduğundan halkımızn buna da tepkisiz kalmadı ve kalmayacaktır.
Dün(25 Temmuz) Cevizlidere’de maden çalışmalarına karşı halkı örgütleyip bu konuda bilinçlendirmek ve halkımızın görüşlerini almak için bir seminer gerçekleştirdik. Herkesin bildiği gibi siyanürle çalışma yapmak doğa katliamı anlamına geliyor. Kaldı ki siyanür kullanılmasa bile ülkemizde maden çalışması gerekli önlemler alınmadığından ve kültürel yapı dikkate alınmadığı için tek başına bile bir doğa katliamıdır.
Güven söz ile değil pratik ile sınanır. Bizlere maden çalışmasının uygun bir yerde yapılacağı söylendi. Fakat biz tarihten bu yana biliyoruz ki devlet verdiği sözlerin aksini bize çok acı tecrübeler yaşatmıştır.Bergama örneğinde de koşulların uygun olduğu söylenmişti fakat bir doğa katliamı ile karşı karşıya kaldık.
Siyanür işleten şirketin köylülere karşı tutumu ve halkın buna tepkisi nasıl?
Şirketler halkı kendi yöntemleriyle bu doğa katliamına ikna etmeye çalışıyorlar. Ama bizler buna karşı gerçekleri halkımızla paylaşmaya ve onları bilinçlendirmeye devam edeceğiz.
Dersim halkı tarihten bu yana bir çok Osmanlı oyunuyla başa çıkmıştır. Bir çok konuda halkımıza devlet tarafından verilen sözler tutulmadığından güven sorunu yaşanmaktadır. Maden şirketlerinin tüm ikna çalışmalarını halkımız boşa çıkaracaktır.Her geçen gün yaptığımız çalışmalarla halkımız daha da bilinçlenmekte ve maden işletmelerine olan tepkileri artmaktadır.
HES ve maden işletmelerine karşı festival ilk olarak ne zaman yapılmaya başladı?
Bizler bu toprakların suyu ve havasıyla büyüdük.En sevdiklerimizi bu topraklara şehit verdik.Sadece bu bile burdan vazgeçemeyeceğimizin en köklü bir örneğidir.Devlet yüzyıllardan beri Dersim’i boşaltma politikası güdüyor. 38 Dersim katliamı bunun en açık ve en acı örneğidir. Devlet sadece insanları katlederek değil aynı zamanda doğamızı katlederek de bizi bu topraklardan koparmak istiyor. 1994’te evlerimizi yakan devlet bizi adeta toprağımıza misafir yaptı.İşte biz tüm bu devletin boşaltma çabalarına karşı 2010’dan bu yana festivalimizi yapıyoruz. Bu festivalin Mercan’da yapılması ise bizim için ayrı bir önemlidir.
YENİ DEMOKRAT GENÇLİK BASIN KOMİSYONU
