GüncelManşet

Parti militanı Derya Yoldaş’a…

Tüm yaşamı boyunca kendini yoksulluğun ve sömürünün kalın zincirlerini kırmaya, ezilen tüm halkların kurtuluşuna ve devrim mücadelesine adamıştı Derya yoldaş. Henüz kendisiyle tanışmadan önce Derya yoldaş hakkında birçok şey duymuştum yoldaşlardan. Yoldaşlarda büyük etki bırakmış, duyduğum şeyler beni de etkilemiş ve kendisiyle tanışmak için sabırsızlanıyordum.

Bir gün, 2007’nin Haziran ayında, gazete büromuzdayken kapıdan birisi içeri giriverdi. Masadan kalkıp kapıya yöneldim, el sıkışıp hal hatır sorduk birbirimize. Ben kendimi tanıttım, O da kendini. Onun kendisiyle tanışmak için sabırsızlandığım Sevda yoldaş (Derya Aras) olduğunu anladım. Biraz konuştuktan sonra hemen başka bir yere gitmesi gerektiğini söyleyip kalktı. Ben buna bir şey diyemedim ama kendisiyle daha sonra mutlaka konuşmam gerektiğini söyledim. Daha sonra tekrar görüşeceğimizi söyleyip ayrıldı.

Aradan uzun bir zaman geçti. 2008’de Newroz kutlamaları sırasında Derya yoldaşın alanda olduğunu gördüm. Yanında başka bir yoldaş daha vardı. Yanlarına gittim, hal hatırdan sonra Newroz çalışmaları hakkında biraz bilgi alışverişi yaptık. Bu sırada başka bir devrimci kurumdan bir arkadaş kendileriyle yürüttüğümüz bir tartışma konusunda tavırlarını belirtmek için beni yanına çağırdı. Yoldaşların yanından ayrılıp görüşmek için yanlarına gittim. Tavırlarını belirttiler. Ben de tavırlarının yanlış olduğunu belirttim. Daha sonra ayrıntılı konuşabileceğimizi söyleyip yoldaşların yanlarına döndüm.

Derya yoldaş ne olduğunu sordu. Newroz’da arkadaşların Kürtçe slogan atmayacaklarını söylediklerini söyledim. Derya yoldaş bunun aslında Newroz’un anlamının altını boşaltmak olduğunu vurguladı. Bu tavırlarının yanlış olduğunu ve mutlaka tartışılıp doğru olanın kavratılması gerektiğini yineledi. Birer bardak çay içtik. Ben tam derya yoldaşa bir şeyler söylemek isterken o başka bir alana geçmesi gerektiğini söyleyip kalktı. Sormak istediklerim yine yarım kalmıştı. Bana “seni anlıyorum yoldaş ama işlerin yoğunluğunu biliyorsun, gitmem gerekiyor” dedi. Yanındaki yoldaşa dönüp, “bak görüyor musun Derya yoldaşı, devrim için nasıl da çalışıyor arı gibi. Tam bir militan, örnek alınması gereken bir Partizan” dedim. O da başıyla onayladı.

Yine uğurlamıştık Derya yoldaşı. Bir yıl sonra yani 2009’da Sevda yoldaşın arı gibi çalışmasına rağmen bunun yetmediğini, yoksulluğun ve sömürünün kalın zincirlerinin gerilla mücadelesi ile kırılıp yok olacağını ve proletaryanın kazanacağını bildiği için bu sefer devrim mücadelesinin en ön saflarında yani gerillada yerini aldığını öğrendim.

Ben de kurtuluşun mücadele ile gerçekleşeceğini bildiğim için gerillaya katıldım. Tekrar Derya yoldaşla karşılaşma fırsatı buldum. Ve bu karşılaşma ebedi bir karşılaşma oldu. Yarım kalan söylenemeyenleri mevzilerde omuz omuza, düşmana kurşun sıkarak dağ başlarında yaktığımız Newroz ateşleri ile söyledik.

(Dersim’den bir yoldaşı)

Daha fazla göster

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu