H. Merkezi: Meksikalı Maoist yapılanma Sol Rojo Oaxaca, bir açıklama yaparak komünist önder İbrahim Kaypakkaya’yı ölümsüzlüğünün 45. yılında andı. Kaypakkaya’yı “kızıl güneş” olarak tarifleyen Sol Rojo Oaxaca, açıklamasında Kaypakkaya’nın hayatına dair bilgiler verdi.
Kaypakkaya’nın ilk olarak TİİKP’te örgütlendiğini ancak TİİKP’in komünist parti olmak istememesi üzerine bu oportünizmini eleştirip TİİKP’ten ayrılarak kadroların eğitimine başladığını anımsatan Sol Rojo Oaxaca, “Türk faşist devleti tarafından soykırıma uğratılan Ermenileri anma gününde, 24 Nisan 1972 tarihinde Türkiye Komünist Partisi/Marksist Leninist (TKP/ML) ve Türkiye İşçi ve Köylü Kurtuluş Ordusu (TİKKO)’nu kurdu” dedi.
Açıklamada şu bilgilere de yer verildi: “İbrahim Kaypakkaya 1968 ayaklanmasından beri biliniyordu, bu sırada dünyadaki öğrenciler ve işçiler Çin’deki kültürel devrimin etkisi altındaydı. Emperyalizm, Türkiye’nin politik ve ekonomik durumunu büyük ölçüde etkiledi. Türkiye’de üç farklı devrimci lider ortaya çıktı, Mahir Çayan, Deniz Gezmiş ve İbrahim Kaypakkaya.”
“Türk devletinin gerçek doğasını anlayan ilk kişi”
Sol Rojo Oaxaca Kaypakkaya’nın diğer devrimci önderlere göre Türk devletinin gerçek doğasını anlayan ilk kişi olduğuna vurgu yaparak şunları ekledi: “Birinci Dünya Savaşı’ndan sonra Osman İmparatorluğu sessiz kaldığında, Mustafa Kemal Atatürk ve ordusu bölgeyi işgal eden emperyalistlere karşı Kurtuluş Savaşı’nı başlattı. Aslında, Mustafa Kemal Atatürk hareketi, İmparatorluk döneminde fazla güce sahip olmayan Türk burjuvazisini temsil ediyordu. Bu burjuvazinin iktidara gelebilmesi, emperyalistlerle ve sömürgeci topraklarla işbirliği yapabilmesi için Türkiye Cumhuriyeti, yarı-sömürge ve yarı feodal bir yapı olarak doğdu.”
70’li yıllara kadar birçok devrimcinin Kemalizm’i ilerici bir olgu olarak görmesine rağmen, Kaypakkaya’nın onun gerçek faşist doğasını anlayan ilk kişi olduğuna da vurgu yapan Sol Rojo Oaxaca “Kemalizm her zaman ulusal azınlıkları ve tüm dirençleri öldürdü ve yok etti. 1915’te Ermenilerin soykırımıyla başladı ve günümüze kadar Kürt direnişine karşı Dersim bölgesinde Alevilere karşı ‘medeniyet kampanyaları’ ile devam etti” dedi.
“UKKTH konusunda komünist tavır takındı”
Kaypakkaya’ya dair “Kürt milli hareketinde İbrahim Kaypakkaya açık, dürüst bir pozisyona sahip olan ilk kişi oldu ve onun karmaşıklığını ve çelişkilerini doğru anladı” ifadelerini kullanan Sol Rojo Oaxaca’nın açıklaması şu şekilde devam ediyor:
“Halk hareketi ile ulusal bir hareket arasındaki farkı nasıl ayırt edileceğini biliyordu. Kürt işçileri ve köylüleri arasındaki sınıf mücadelesini ortadan kaldırmak isteyen Kürt burjuvazisinin nasıl eleştirileceğini bilerek, Türk devletinin baskılarına karşı Kürt ulusunu desteklemiştir.
O Kürt ayaklanmalarının feodal düzen veya emperyalistlerin kışkırtması ile düzenlediğini ileri süren ve Türk egemen devletinin baskısını destekleyen Türk devrimcilerinin şovenizmini her zaman eleştirdi. Her zaman ulusların kendi kaderini tayin etme hakkını savundu ve komünistlerin sahip olması gereken ilkeler konusunda net bir konuma sahip olmamızı gerektiğini öğretti.”
“Kaypakkaya’nın öğretileriyle, Türk faşist devletini yeneceğiz!”
“Türk devletinin doğasını doğru anlayan ilk kişi olması, halkı iktidara getirmek için doğru stratejiyi bulmasını da sağladı. Marksizm-Leninizm bilimi ile, köylülerle buluşmaya gitti. Buradaki sosyal ve ekonomik durumu analiz ederek Çin Komünist lider Mao tarafından geliştirilen halk savaşının stratejisini uygulamaya karar verdi.
Ocak 1973’te, dağlarda yaralanmış, açlık ve soğuktan muzdarip, bir köylüden yardım istedi ve bu köylünün ihanetine uğradıktan sonra tutuklandı. Yakınlarına bilgi verilmeden 3 buçuk aylık işkenceden sonra katledildi. Onun örnek direnişi bizim içimizde şu ifade ile devam eder: ‘Hayatımızı veriyoruz ama sırlarımızı vermiyoruz’!” şeklinde açıklamasını sürdüren Sol Rojo Oaxaca, açıklamasını şu sözlerle sonlandırdı.
“İbrahim Kaypakkaya’nın öğretileriyle, Türk faşist devletini yeneceğiz!”
